Öncelikle kendimi tanıtmak,
denizlere nasıl başladığımı anlatmak ve teknemizin isminin nereden
geldiğini açıklamak istiyorum müsaade ederseniz ;
Şimdi efendim ben denizi çok seven ama bir türlü denizlerle bağını balık tutmaktan yada canları sıkıldığında karşısında efkarlarını dağıtmaktan ileri götürememiş bir aileden gelmekteyim.
Yazları deniz kenarında olan yazlığımızın kumsalında veya tatile gittiğimiz tatil köylerinin sahillerinde ufak tefek su sporlarıyla ilgilenmişimdir. İlk rüzgarla irtibatım 11 yaşlarında bir tatil köyünün kiralama ofisinden aldığım rüzgar sörfü ile bodrum dolaylarında yan koya geçip bir daha da geri gelememekle başlamıştır.
Hayatımın sonrasıda, aile hobimiz olan
motosiklet binmekle geçmişti. Ta ki 2002 senesinde tedavisi 5 sene
kadar sürecek olan, belki inanmazsınız ama bir mucize eseri kurtulduğum,
saatte 320 Km. hız ile otobanda geçirdiğim açık trafik kazasını yapana
kadar. 2007 senesinde tam olarak iyileştiğimde bu merakın bu yollarda
yapılamacağını anlamam ve trafiğe açık alanlarda binmemeye karar vermem
ile ilk yarış pisti maceralarım başlamış oldu.
Yarışa başlama sebebim
ise tüm arkadaşlarımın yarışıyor olması ve benim adrenalin tutkumdu. O
dönemden sonra keyfi şeklide Türkiye yarışlarını takip etmeye, Kocaeli
Motosiklet Klubü adı altında spor yapmaya çalıştım( Niye Sakarya yerine
Kocaeli derseniz ailemden gizli yapıyordum).
Belirli derecelerde elde
ettim bu sporda. Fakat sonrasında 2008 senesinde Sinan Sofuoğlu nun ve
Antronörüm Aydın Erkan ın pistte kaza yaptığı gün, bu merakın pistte
dahi olsa Türkiye de yapılamayacağını anlamamla bu sporla neredeyse tüm
bağımı kopardım. Kendimi bir hobi de der şarj etmeliydim ve
sonunda çok sevdiğim denizlere heves sardım.
Yanılmıyorsam 2008 senesinde, ilk teknem olan ismini Arya koymak istediğim 5,20 boyunda ufacık, tek kamaralı ilk motoryatımı aldım. Bir kaç talihsizlik ve acemilik eseri o tekne ile denizlere çıkmaya muhaffak olamadım. Sonrasında da 2013 yılının mart ayında ilk Yelkenlim olan Denizin Fatihi ni satın aldım.
Tekneyi ilk aldığımızda aklımızda ne isim nede başka birşey vardı. Sadece denizlerde olmak istiyorduk. Gerisi zaten kolaydı. Eşime evlenmeden bir ay önce, satılık bir tekne bulduğumu ve almak istediğimi söylediğimde itiraz etmeyerek destek olması beni iyice cesaretlendirmişti.
Hiç yelken yapmamış deniz üzerinde sadece şişme
botla balık tutma tecrübesi olan birine göre ciddi bir cesaret örneği
göstererek ilk teknemizi satın aldık. Tekneyi satan kişiye benim bunu
kullanmayı bilmediğimi öğrenene kadar sizin istediğiniz yerde
kalabileceğini, öğrendikten sonra teslim alacağımı söyledim. Kendisi
itiraz etmedi, zira aldığım şahıs yelken öğretmeniydi. Ve kendisi bir
kaç seyirden sonra kullanabilme cesaretini vermiş oldu.
Nihayetinde
satış işlemi tamamlanmış, isim koyma aşamasına gelinmişti. Eşimle ne
koyabileceğimiz üzerine fikirler yürütmeye başladık. Benim fikrim ilk
tekneme koyamadığım isim Arya oldu. Fakat en iyisi, o ismin o defterle
birlikte kapanmasıydı.
Sonrasında aklıma Fatihin Denizleri ismi geldi.
Buna eşim karşı çıktı, 'ben bir kişiyim başka Deniz yok !' Peki dedim sen ne önerirsin? Denizin Fatihi olsun madem dedi. Denizlerin Fatihi mi olsun acaba, diyemedim tabi. Zira hala çoğu insan Denizlerin Fatihi ismiyle hitap etmek de teknemize.
Nitekim
Eşimin de onayını alarak Denizin Fatihi nde karar kıldık. Güzel oldu mu
bence çok güzel oldu. Biraz abartılı bir isim belki, girdiğim her
limanda 'gel bakalım Denizin Fatihi seni bir tanıyalım' diye hafif dalga
geçilerek abartılı kaşılanıyorum hatta, ama olsun mantığını söyleyince
herkesden çok güzel tepkiler alıyorum.
Bu arada Denizin babasının adı da
Barbaros. Benimle kimi zaman Barbarosun torunu Denizin Fatihi
geldi diye dalga geçenlere de, cevabım hazır ‘Barbaros un torunu hatta ve
hatta damadıyım’ diyebiliyorum.
Bu arada bir gün, bir Gezgin Korsan toplantısında sevgili Zafer Türkmen
in eşi Belgin Hanımın ‘Zaferrr duydun mu çocukların teknesinin ismini
Denizin Fatihi ymiş bizde yeni alacağımız teknenin adını Belginin Zaferi
koyarız değil mi’ espirisi hepimizi çok güldürmüştür.
Yoksa teknemizin ismini koyarken Denizin Fatihi olmasında, ne benim adımın Fatih ne eşimin adının Deniz nede eşimin babasının adının Barbaros olmasından hiç etkilenmedik.
Hayatımız müsade ettikçe seyir yapıp, yaşadığımız anılarımızı yazmak niyetindeyim. Zaman ayırıp okuyan herkese şimdiden teşekkür ederim.
Sevgilerimle.
S / Y Denizin Fatihi
Fatih Tanış
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder